Jawline kaç ml dolgu gider ?

Melis

New member
Selam forumdaşlar,

bugün size bir “jawline kaç ml dolgu gider?” sorusuyla başlayan ama bambaşka yerlere varan bir hikâye anlatmak istiyorum. Çünkü bazen bir estetik işlemin arkasında, sadece mililitrelerle değil; özgüvenle, geçmişle, aynadaki bakışla, hatta ilişkilerle ilgili bir hikâye vardır. Bu, bir tıp tartışması değil—bir yüzün, bir kalbin ve iki farklı bakışın kesişme hikâyesi.

Bir Klinik Odasında Başlayan Hikâye

O gün yağmurlu bir pazartesiydi. Lale kliniğe girdiğinde ellerini birbirine kenetlemişti. Doktorun masasının önündeki koltuğa oturur oturmaz “Jawline dolgusuna bakıyorum… ama ne kadar gider acaba?” dedi.

Karşısındaki doktor, genç ama soğukkanlı bir adamdı—adı Mert’ti. Yüz anatomisi üzerine yüksek lisans yapmıştı, her hastayı bir yüz oranı gibi görürdü. Onun için bu tür soruların cevabı hep “analitik”ti:

“Yüzünüzün kemik yapısına, yumuşak doku kaybına ve hedefinize göre değişir. Genelde 2 ile 4 ml arası yeterli olur ama bazen 6 ml’ye kadar çıkmak gerekir.”

Lale başını salladı ama gözleri başka bir şey anlatıyordu. “Ben aslında… yorgun görünmekten sıkıldım,” dedi sessizce. “Fotoğraflarda hep sanki üzgünmüşüm gibi çıkıyorum.”

Mert, alışkın olduğu sayısal açıklamalardan birini yapmadı bu kez. Onun yerine bir an sustu. Çünkü o anda karşısındaki kişi mililitre hesaplayan biri değil, aynadaki yansımasıyla kavga eden biriydi.

Mililitrelerle Ölçülemeyenler

Bir hafta sonra dolgu günü geldi. Mert eline enjektörü aldığında Lale’ye aynayı uzattı:

“Bakın, burada çene hattınız biraz içeri geliyor. Dolguyu kemik hattına yakın yaparsak, yüzün alt kısmı toparlanır. Ortalama 1,5 ml sağa, 1,5 ml sola…”

Lale gülümsedi, “Demek toplam 3 ml… ne tuhaf, özgüven bazen 3 mililitreye sığıyor.”

O an Mert’in aklından şu geçti: “Aslında hiçbir işlem mililitreyle bitmiyor. İnsanlar sadece yüzlerini değil, kendilerini düzeltiyor burada.”

Bir doktor olarak bunu söylemesi profesyonelce değildi belki ama insan olarak doğruydu.

Erkeklerin Stratejisi, Kadınların Sezgisi

Mert ve Lale’nin hikâyesi birkaç ay sürdü. Kontrole geldiğinde Lale artık aynaya daha dik bakıyordu.

“Biliyor musun Mert,” dedi, “daha önce yüzümde bir eksik var sanıyordum. Meğer eksik olan şey ‘kendimi beğenmeye cesaret etmekmiş.’”

Mert, her zamanki gibi stratejik bir yanıt verdi:

“Demek ki doğru oranda dolgu yaptık. Yüzün oranı düzeldi, altın oran sağlandı.”

Lale gülüp başını salladı: “Sende her şey oran. Ama biliyor musun, ben kendimi ilk kez ‘oran’ değil, ‘kadın’ gibi hissediyorum.”

İşte o an iki farklı dünya çarpıştı:

• Mert’in dünyası, hesaplamalar, denge, veriler, mililitreler…

• Lale’nin dünyası, hisler, ilişkiler, insanın aynadaki hikâyesi…

Çene Hattı, Özsaygı ve Toplumsal Yargılar

Forumda sık sık konuşuruz; estetik yaptırmak hâlâ bazı çevrelerde “yapaylık” olarak görülüyor. Oysa Lale gibi insanlar için bu, bazen bir yeniden doğuş anlamına geliyor.

Çünkü toplum kadınlardan hep “bakımlı ama doğal, güçlü ama yumuşak” olmasını bekler. Yani imkânsız bir denge. Erkeklerse çoğu zaman “işe yarar mı, etkisi ne kadar sürer?” diye sorar.

Kadınlar “nasıl hissedeceğim?” der.

Mert, Lale’ye prosedürün etkisinin ortalama 12–18 ay süreceğini anlattı.

Ama Lale, kliniğin kapısından çıktığında içinden şöyle düşündü:

“Belki etkisi bir yılda geçer ama ben bugün 10 yıldır hissetmediğim kadar canlı hissediyorum.”

Bilim ve Ruh Arasındaki Çizgi

Jawline dolgusu tıbbi olarak yüz konturunu belirginleştirmek için yapılan bir uygulamadır. Çene hattına genelde 2–6 ml arası hyaluronik asit bazlı dolgu uygulanır.

Ama bilimsel olarak 3 ml’nin vücuttaki etkisi, psikolojik olarak 30 kg’lık bir özgüven artışı yaratabilir.

Çünkü beyin, yüz orantısını kimlik bütünlüğüyle eşleştirir. İnsan yüzünde simetri gördüğünde “kendime benziyorum” duygusunu yaşar. Bu da dopamin salgılar—yani “kendini iyi hissetme” hormonu.

Bilimsel olarak anlatınca kuru geliyor belki ama aslında bu, insanın kendini yeniden bulma biyolojisi.

Forumun Kalbinde: Gerçek Hikâyeler

Bir gün Lale, forumda kendi konusunu açtı:

“Merhaba, ben 3 ml jawline dolgusu yaptırdım. Başta tereddüt ettim ama şimdi aynaya her baktığımda ‘benim yüzüm bu’ diyorum. Sadece çenem değil, duruşum da değişti.”

Altına onlarca yorum geldi:

• “Ben de yaptırmayı düşünüyorum ama korkuyorum, doğal durur mu?”

• “3 ml bana az geldi, ben 5 ml yaptırdım, harika oldu.”

• “Bence kimseye açıklama yapma, sen kendini iyi hissettiysen o yeter.”

Ve bir kullanıcı şöyle yazdı:

“Biz mililitreleri tartışıyoruz ama asıl ölçü kalpte.”

Mililitrelerin Ötesinde Bir Aynaya Bakış

Bir süre sonra Mert o forum konusunu gördü. Lale’nin yazısını okuduğunda gülümsedi:

“Demek ki formül doğruymuş,” dedi kendi kendine. “2 ml simetri, 1 ml özgüven.”

Ama belki de yanlış düşünüyordu. Çünkü bazen 3 ml dolgu sadece yüzü değil, geçmişi de şekillendirirdi.

Forumdaşlara Soru: Sizin Mililitre Hikâyeniz Ne?

• Sizce bir işlem, sadece fiziksel değişim mi yaratır, yoksa duygusal bir dönüşüm de başlatır mı?

• Erkeklerin “sonuç odaklı” yaklaşımı mı, yoksa kadınların “his odaklı” yaklaşımı mı daha doğru?

• Aynaya baktığınızda “eksik” gördüğünüz şey gerçekten yüzünüzde mi, yoksa içinizde mi?

• Ve en önemlisi: “Kaç ml gerekir?” sorusunun cevabı belki de yüzünüzde değil, yaşamak istediğiniz hayatta saklı olabilir mi?

Jawline dolgusu bazen 2 ml’dir, bazen 6. Ama asıl dolgu, insanın içini doldurabilmesindedir.

Belki de mesele, mililitre değil; kendine yeniden bakabilme cesaretidir.

Şimdi forumdaşlar, siz anlatın: Aynada gördüğünüz kişiyle aranız nasıl?